Sinop’ta Turizm ve Cezaevi Sorunları
MUSTAFA USTA
(SİNOP) – Sinop Kültür ve Turizm Derneği Başkanı Saim Gürbüz, “Bu kente turizm kenti diyorsak, bu kentin birinci gelir kaynağının turizm gelirleri olduğunu söylüyorsak burada dikkat edilmesi gerekiyor. En kolay yoldan önlemleri almak yerine, tabelaları asmak yerine, cankurtaranları görevlendirmek ya da denetimi yapmak yerine il hıfzıssıhha kurula toplanıyor ve en kolay yoldan ‘denize girme yasağı’ yapalım böylece ‘dertlerimizden kurtulalım’ diyorlar” dedi.
Sinop Kültür ve Turizm Derneği Başkanı Saim Gürbüz, Sinop Valiliği’nin sıklıkla aldığı “denize girme yasağını” ve tarihi Sinop Cezaevi’nin restorasyon aşamasından sonra tam olarak hizmete açılmamasından dolayı tepki gösterdi.
Sinop Kültür ve Turizm Derneği Başkanı Saim Gürbüz, şöyle konuştu.
“Sinop Valiliği’nin deniz yasağı kararı Sinop turizmine etki ediyor. Çünkü, deniz sezonundayız. Bu yasaklar ulusal basında ‘Sinop’ta denize girme yasağı’ olarak yayınlanıyor. Karadeniz’in en güzel sahillerine sahip olan kentte bu haberler gelen insanları tabii ki de olumsuz etkiliyor. Bunun için artık daha dikkatli davranılması gerektiğini düşünüyorum. Bu kente turizm kenti diyorsak, bu kentin birinci gelir kaynağının turizm gelirleri olduğunu söylüyorsak burada dikkat edilmesi gerekiyor. İkinci durum, Sinop’ta ki herkes RİP akıntısına ya da boğulma vakalarını sağlayan rüzgarların Karayel rüzgarlı olmadığını biliyor. Bu rüzgarlar çok özel rüzgarlar ve nadir esen rüzgarlar ama son 15 günlük dönemde 6 kez denize girme yasağı açıklandı. Bu açıklanan günlerde esen rüzgar Karayel’di. En kolay yoldan önlemleri almak yerine, tabelaları asmak yerine, cankurtaranları görevlendirmek ya da denetimi yapmak yerine il hıfzıssıhha kurula toplanıyor ve en kolay yoldan ‘denize girme yasağı’ yapalım böylece ‘dertlerimizden kurtulalım’ diyorlar. Bu turizm kenti için Sinop kadar güzel bir kent için yapılmaması gereken ve daha dikkatli yapılması gereken bir durum.
Sinop Cezaevi…
Cezaevi ile ilgili de sıkıntımız var. Cezaevi başlangıçtan itibaren bir Avrupa Birliği projesiydi. Avrupa Birliği’nden alınan kaynaklarla bu günlere kadar geldi. Ne zaman ki, Avrupa Birliği’nden gelen kaynaklar bitti ve Sinop Cezaevi olduğu gibi kaldı. Geçen sene normal açılması da yaklaşık 1 yıl ertelendi ve sadece bir bölümü açıldı. Ama, gelen misafirlerimizden bu soruyu duymaktan biz gerçekten artık biz utanıyoruz. ‘Cezaevi ne zaman açılacak’ ya da ‘Cezaevine gittik bize sadece tepeden gösterdiler’ diye soruyorlar. Bizim aldığımı bilgiler tamamen şu yönde. Bütçe kısıtlamaları nedeniyle elimiz, kolumuz bağlı. Bu kentte biz turizmcilerin kaderi maalesef bu. Bu kentteki bir çok karara bu kentte olmayanlar, bu kentte hayatının geri kalanını geçirmeyenler, bu kentin hayatının bir bölümünün yolu düşmüş insanlar bir şekilde bu kentin turizmine, turizmcisine, turizmcinin yaşadığı sorunlara karar veriyorlar sonra da gidiyorlar. Biz, bunlarla yaşamak ve mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Bu kente turizmciler ciddi yatırımlar yapıyor ve ciddi anlamda işlerini iyi yapmaya çalışıyorlar. Sinop’un da en iyi noktalarından birisi cezaevi. 4 yıldır bir mücadele içerisinde. Şu an verilen tarih Ekim. Ama biz daha önce çok defa bu tarihleri duyduk. Zaten, sezonu bitirmiş olacağız. En basit örnek veriyorum. Türkiye’nin şuan en etkin tur firmalarından bir tanesi bu yaz planına Sinop’u almadı. Kim bunun haberdarı? Kim bunu umursuyor? Bilmiyorum ama Sinop’ta yatırım yapan turizmci bununla ilgileniyor. O yüzden de, bir an evvel kentimizde acil ihtiyacı olmayan yatırımların ne kadar hızlı yapıldığını görüyorsak cezaevinin de bir an evvel yapılmasını bitirilmesini ve tüm fonksiyonlarıyla faaliyete geçmesini bekliyoruz.”